Social Icons

Pages

24 Haziran 2013 Pazartesi

Kemah İlçe Tanıtımı 5

Kara Maksud Sultani’nin müdafaa ettiği Bayburd kalesinin fethine gönderdiler. Yoluna devam eden Selim ve ordusu, Çaldıran’da Şah İsmaili mağlup edip, ordusunu dağıttıktan sonra Tebriz-Kars ve Pasinler yolu ile Amasya’da kışlamak üzere geri döndü. Selim Erzurum civarındaki Titkir mevkiine geldiği sırada (15 Ekim 1514), daha 1507 senesinde sefer etmiş olduğu Bayburd’un Kiğı kalesi ile birlikte fethedildiği haberini aldı. Kaleleri zabdeden Emir-i ahur Bıyıklı Mehmed Paşa’ya,Erzincan-Bayburd eyaletini vererek Şarki-Karahisar, Canik ve Trabzon sancaklarını da vilayetine ilave etti ve kendisini serhad muhafazası ile görevlendirdi. Selim Amasya’ya çekilirken harekata ertesi sene devam etmek niyetiyle ordunun top ve cephanesinin Şarki-Karahisar kalesina bırakılmasını ve askerin Ankara’da kışlamasını emretmiştir. Gerçekten harekata ertesi sene devam edilmiştir. Kemah kalesine sığınmış olan hasımlar, Erzincan’a hücum ile buradaki Akkoyyunlulardan (Bayındıriler) bazılarını şehid etmişlerdi. Bazı tecrübeli beyler, kışı Amasya’da geçirmekte olan Selim’e “Kemah kalesi düşmanın elinde bulunduğu müddetçe Bayburd, Erzincan Kiğı’da emniyeti sağlamanın mümkün olamıyacağını” söylediler. Bunun üzerine padişah, Mehmed Bin Varsak tarafından müdafaa edilen Kemah kalesinin fethini Bıyıklı Mehmed Paşa’ya emretti. Bu emir üzerine Bıyıklı Mehmed Paşa, Kemah kalesini muhasara etti ise de, pek müstahkem olan kale, fethedilememiştir. 19 Nisan 1515 (5 Rebiyülevvelin 921) tarihinde Amasya’dan hareket etmiş olan Yavuz,Sivas-Merzifon üzerinden Kemah’a yönelir.Amasya’dan Kemah’a kadar bir ay zarfında gidilmiş,bu ara yolda bazı takviye kuvvet ve harp araçları (Tokat’dan getirilen toplar) katılmıştır.Osmanlı ordusunun bu ağır gidişinde,Şah İsmail ile ittifak eden Dulkadiroğlu Alaüddevle’nin Memlük güçlerinin ani bir hücumunun olabileceği düşüncesi etkili olmuştur. Ancak, ihtimal olan böyle bir saldırıyla karşılaşılmamış,sadece Karacabey mevkiine gelindiğinde Memlük hükümdarı kansu Gavri’nin elçisi Kayseri ve Bozakla ilgili bir “Name” göndermiş,o da sert bir cevap ile karşılamıştır. 14 Mayıs 1515 günü Kemah’a tabi Çıt hanı konağına gelen Yavuz, ertesi Rebiyülahar’ın ilk gününde Ağarmi yurudu konağına,16 Mayıs Çarşamba günü Yoğun Pelid’e,17 Mayıs Perşembe günü Gördeneç’e ve 18 Mayıs Cuma günü ise Elmalı yurdu konağına varır 19 Mayıs Cumartesi: Bugün Yavuz’un emrindeki kuvvetler Kemah Kalesi önüne gelmişler ve aynı gün içerisinde kale,uygun yerlerden çevrilip güçlü bir top ateşine tutulmuştur. Daha sonra ikindiye doğru kaleye Osmanlı askerleri çıkmaya muvaffak olup,sancak çekilmiştir.Kale kumandanı Varsak Mehmed 300 adamıyla sonuna kadar direnmiştir.Nihayet akşam vakti olduğu saatlerde karşı koyacak hiçbir asker kalmamış,kaledeki diğer çocuk,kadın ve ihtiyarlar esir edilmişlerdir.Kalenin fethinden sonra askerlere yaptıkları işler sayesinde terfi ve ihsan dağıtımı olmuştur. 
KEMAH KALE KAPISINDAN BİR GÖRÜNÜŞ 
Zaferi müteakip ertesi günü,kaleye teşrif eden Yavuz Sultan Selim,etrafı seyr-ü temaşa edip,görülücek yerleri dolaşmış.27 Mayıs’a kadar 8 gün burada kalıp, kaleyi tamir ettirdikten başka, bir de burç ilave ettirmiştir.(Kale girişinin üst tarafında inşa edilen bu burç,bugün bile ,kalenin ayakta kalan en sağlam burcudur.). Böylece ”fethi,selatin-i izamdan kimseye müyesser olmamış“ olan Kemah Kalesi Yavuz Sultan Selim tarafından zabtedilerek Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılmış oldu.27 Mayıs günü kalenin içine muhafızlar koyup,Kemah’ı müstakil bir sancak olarak Karaçinoğlu Ahmed Bey’in idaresine bırakıp Kemah’dan ayrılmıştır
. KEMAH FETİHNAMESİ
 [Yavuz Sultan SELİM HAN’ın Kemah Kalesi’i fethettikten sonra, bu fetihle ilgili olarak Ferhad HAN’a yazdığı Namedir.Cemaziyelevvel Ortası-921]: “Bilinmiş olsun ki,bu bahar 5 Rebiyülahar 920 Salı günü,Kemah üzerine yürüdüm.Her ne kadar kelenin eni boyu derin ve geniş,istihkamları kuvvetli ise de bunlara bakmayıp;toplarım ve yeniçerilerim ile yıldırım yağdırır gibi mermi yağdırdım,içindeki küffar kıyamet alameti sanıp serseme döndüler.Kale üzerine çıkıp İslam Sancağını diktirdim.Kötülerin başlarını kestirip kaleyi İslam ahali ile doldurdum.Ahirde Sivas’a avdet eyledim.İstanbul’a döneceğimi bildirmek üzere kullarımdan Mehmed Bey’i size gönderdim.Huzurunuza varınca bu fetihnameyi bütün vilayetinizde okutup şenlik yaptırınız. Devletime dua ettirip padişahlık merasimlerini yerine getiriniz.29 Cemaziyelevvel ortası-Şehr-i Kayseri.” Kemah Kalesinin Fethi İçin Söylenmiştir “Tüfenk dumanından bulut olmuştu gökte Kötülükte azanın indi taş ensesine Küffar her yakadan başını çekti içe Çünkü boğulayazdı o kan denizinde Yedi muştayı bir anda parlak kılıçtan Kalmadı kalede tek kişi küffardan.” “Komağa alem içre nam’ü nişan Arka bir eyleyüp cemi-i sipah Oldu tekbir-i gaziyan tarih Aldı hısn-ı Kemah’ı ya Allah” Evliya Çelebi’nin Kalemi’yle Kemah ve Kalesi: (Zilkade ayının ortası-1057) 1641 de Kemah’a gelen ve 4 gün kalan Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde Kemah’ı şöyle anlatır.Seyahatname 1-2.cilt,670.sayfa) Ketür köyünden hareketle, Fırat kıyısını takiben mamur yerler içinde dokuz saat giderek, Şirim köyüne geldik.Kemah hududundadır.Buradan yine güneye hareketle,Fırat nehrini takiben yedi saat yol alarak Emin köyünde konakladık.Bu da Kemah hududunda olup, tuzla emininin hasıdır.Buradan yine Fırat’ı takip ederek Kemah kalesine geldik
 KEMAH İLÇE COĞRAFYA
 Kemah, Doğu Anadolu’da Kara-Su (Fırat) Vadisinin sol kıyısında, Munzur dağlarından inen Tanasur Deresi ağzında ve kadim kalenin koltuğunda,deniz seviyesinden 1038 metre yükseklikte kurulmuş şirin bir belde olup, Erzincan vilayetine bağlı bir kazanın merkezidir. Eskiden şehir,esas itibariyle kaledibine doğru kurulmuş,çarşı ve dükkanlar oradaymış.Yerleşim ise,ağırlıklı olarak,Cennet Yamacı emsal,bağ ve bahçeler arasından akan Tanasur Deresi’nin açtığı derin vadinin eteklerine yapılan evlerdeymiş.Vaktinde en kalabalık mahalleler buradaymış ve her sabah kırk hayvanla esnaf dükkan açmaya gelirmiş çarşıya.Şimdi hala ilçenin 10 mahallesinden, 5’i bu vadide. Bunlar,Mektepönü ve Pörhenkbaşı mahalleri kısmen olmak üzere,Aşağıgedik,Derebaşı (Yukarı Mahalle) ve Ortagedik mahalleleridir. Kemah’ın diğer mahalleleri ise,Beklimçay,Çarşı,Cirgişin,Göğüsbağı ve Karşıbağ mahalleleridir.Şimdi en kalabalık olanı Çarşı mahallesidir.Esas yerleşim,dükkanlar ve resmi binalar burada olup,merkez hükmündedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız